Sayfalar

24 Ekim 2020

Ben Rene Tardi: Stalag IIB Kampında Savaş Esiri - Tardi (Çizgi Roman Eleştirisi)

Jacques Tardi, "Ben Rene Tardi: Stalag IIB Kampında Savaş Esiri" isimli eserinde, babasının İkinci Dünya Savaşı'nda Almanlar tarafından esir alınmasını ve 5 yıl boyunca Hammerstein’da Stalag IIB esir kampında 
16402 sicil numarasıyla açlığa, hastalığa, dipçik darbelerine ve nice zorluklara karşı direnişinin hikayesini çizgi roman olarak somutlaştırıyor ve  okurlara bu muazzam eseri takdim ediyor. Stalag, Stammlager sözcüğünden kısaltılmış, düşük rütbelilerin gönderildiği esir kampı anlamına gelmektedir.

Babası da Birinci Dünya Savaşı'nda görev almış olan Rene, 24 yaşındayken 22 Mayıs 1940 yılında Somme bölgesindeki Mons-en Chaussee’de esir düşüyor. 5 yıl boyunca, savaşın sonuna kadar bu esareti devam ediyor. Tardi, babasından o tutsak kaldığı zaman dilimini 1980 yılında, en ince ayrıntısına kadar anlatmasını istemiş. Rene de o dönemle ilgili tanıklıklıklarını küçük okul defterlerine sayfalarca yazıyor. Ve ölümle burun buruna geçen o yıllar çizgi roman olarak görselleştiriliyor. Tardi’yi de çizgi romanda babasına bir takım sorular sorarken sık sık görüyoruz. İlk ciltte bir çok şeyden habersiz, kısa pantolonlu küçük bir çocuk olan Tardi, ikinci ciltte babasına devam eden savaşla alakalı bilgiler verecektir. Çünkü babası esir kampında olduğu için tarihsel gelişmelerin farkında değildir.


İlk cilt, yıkıntılar arasındaki şehirlerde, patlamış tankların yanında, ölen insan ve hayvanların etrafında gezinen Tardi’nin babası Rene’ye isyanıyla açılıyor.  Ara ara bu ufak oğlanın devreye girmesi dahice bir fikir olmuş. Rene’nin Renault FT 17 Zırhlısı ile savaş meydanındaki yolculuğu "Fury" filmindeki sekanslar tadında. Ama bu çizgi romanı bol çatışma ve savaş görselleri bekleyenler hiç edinmesin. Çünkü bu hikaye Rene’nin esir kampında hayatta kalmasına odaklanıyor. Esir olarak Stalag'lara getirildikten sonraki bölümler savaşa sövülecek detaylarla dolu. Bu adamın hayatta kalmak için yaptıklarını hayranlıkla okuyacaksınız. İkinci cilt ise baştan aşağı bir yolculuk hikayesini anlatıyor: esir kampından Fransa’ya kadar süren uzun bir yolculuk! Açıkçası kendini yer yer tekrar eden bu uzun mu uzun yürüyüş bölümleri benim biraz sıkılmama sebep oldu. Ama onca yolu Rene’nin ayaklarında derman kalmayarak, aç ve bitap halde kat etmesi, hikayenin sonunu merak etmemi de sağladı. Sayfalar ilerledikçe askerlerin hayatta kalma azmi sayfalardan taşıyordu. En etkilendiğim ise yemek kıtlığı içerisinde yiyecek ne bulurlarsa yemeleri, olur olmaz şeyleri sigara niyetine içmeleriydi. Fransızların içtima sıralarında Almanları çıldırtma taktikleri de görülmeye değer!

Çizgi romanda çok fazla Almanca terim göreceksiniz ama her birinin anlamı dipnotta verilmiş. Okurken her seferinde bana çok uzak bir zaman diliminde kalmış, sanki farklı bir galakside yaşanmış gibi gelen bu hadiselere şaşırmadan edemedim. Rene’nin motivasyonu ve çevresindekilerle ilişkileri samimi bir dille ve ustaca çizimlerle aktarılmış. Bu arada çizgi roman, siyah-beyaz olmasına rağmen çok az da olsa bazı yerlerde renk kullanılmış. Mesela ilk cildin girişinde gökyüzü kırmızı olarak gösterilmiş, ikinci ciltte de Fransız bayrağı ve Alman bayrağı renklendirilmiş. Renklendirmeler Tardi’nin kızı Rachel’e ait. Oğlu o dönemi anlatan belgeselleri izleyerek, karısı ise kendi babasının tanıklıklarını Rene ile eşleştirerek bu çizgi romana katkı sağlamışlar. Titiz bir işçilik ürünü, en ince detayına kadar düşünülmüş, savaşın alçakça yanlarını teşhir eden dört başı mamur bir eser bu. Yapı Kredi Yayınları'ndan  çıkan iki ciltlik "Ben Rene Tardi: Stalag IIB Kampında Savaş Esiri" çizgi romanını mutlaka edinip deneyimleyiniz.


Konuk Yazar: Umut Uçan

0 yorum :

Yorum Gönder